ZEKÂT KİMLERE VERİLEBİLİR?
ZEKÂT NERELERE VERİLEBİLİR?
Prof. Dr. Ali Özek
Zekâtın nerelere verileceği Tevbe Sûresi’nin 60. ayetinde şöyle anlatılır:
Zekâtlar Allah’ın emrettiği bir farz olarak;
1. Yoksullara,
2. Düşkünlere,
3. Zekât toplayan memurlara,
4. Gönülleri İslâm’a ısındırılması düşünülen kimselere,
5. Esirlik ve kölelikten kurtulmak isteyen esirlere ve kölelere,
6. Borcuna karşılık malı olmayan borçlulara,
7. Allah yolunda çalışanlara(cihad edenlere),
8. Parasız kalmış yolculara verilir.
Ayette açık bir şekilde sayılmış olan bu 8 yere zekât, dört halife devrinde devlet eliyle verilirdi. Daha sonra gelen Müslümanların idare ettiği devletler bu geleneği değiştirdi ve zekât vermeyi bir ibadet olarak mükelleflere bıraktı. Bu sebeple ilk uygulamada fakirlere zekâtın sadece % 25’i ayrılıyor ve onlara veriliyordu.
Bugün devrimizde,
3. sırada yer alan zekât toplayan memur yok.
4. sırada gelen “Gönülleri İslâm’a ısındırılması düşünülen kimseler” tam olarak belli değil ve bunları kim belirleyecek?
5. sıradaki “Esirler ve köleler”i nereden bulacağız?
6. sıradaki “Borcuna karşılık malı olmayan borçlular”ı bulursak onlara zekât verebiliriz.
7. sırada bulunan “Allah yolunda çalışanlara(cihad edenlere)” ordu ve talebe girer; orduyu devlet beslediğine göre talebeye zekât verilir.
8. sırada yer alan “Parasız kalmış yolculara” rastlarsak onlara da zekât verebiliriz.
Netice olarak derim ki, vermemiz gereken zekâtın % 25’ini fakirlere ayırdıktan sonra geri kalan kısmını, bugün amme hizmeti yapan vakıflara, derneklere, okullara, hastanelere ve benzeri kuruluşlara verebiliriz. Adı geçen bu müesseselerin ihtiyaç duyduğu bir âleti ve edevatı alabiliriz. Zira insanın ihtiyacı sadece yeme, içme, giyinmeden ibaret değildir.
Öğrenciye okul, yurt, kitap, hoca temin etmek bir hayır işidir. Hastayı tedavi ettirmek, bu maksatla hastane yaptırmak (Bezm-i âlem Vakıf Guraba Hastanesi gibi), hastane için gerekli âlet, edevat ve ilaçlarını alıvermek; bunların hepsi için zekât vermek caizdir.
Zekât parasıyla yapılan hastanelerden, okul ve yurtlardan bazı hallerde zenginlerin faydalanması da caizdir. Zira bu müesseseler umum içindir. Asıl olan millete ve insanlığa hizmettir.
Benzer Konular
TÜRKİYE’DE SÜRÜP GİDEN İDEOLOJİK TARTIŞMALAR
Türkiye’de Demokrasi, Cumhuriyet, Laiklik ve Atatürkçülük üzerinde yapılan tartışmalar aslında “karaltıya taş atmak” veya “olmayan bir şeyi hayal ederek var sanmak” gibi oldukça gülünç ve hatta ilkel bir davranış biçimidir. Bir başka ifade ile “Belli bir inancı veya hayat anlayışını benimseyip, herkesin kendisi gibi düşünüp yaşamasını istemektir” ki her iki davranış biçimi hem zararlıdır ve hem de özellikle yaşadığımız asrın demokrasi, insan hakları, din ve vicdan hürriyeti gibi ana prensiplerine aykırıdır. Fakat ne yazık ki bunlar 21. Yüzyıl Türkiye’sinde fiilen yaşanmaktadır.
ZEKÂT KİMLERE VERİLEBİLİR?
ZEKÂT NERELERE VERİLEBİLİR? Zekâtın nerelere verileceği Tevbe Sûresi’nin 60. ayetinde şöyle anlatılır: Zekâtlar Allah’ın emrettiği bir farz olarak; 1. Yoksullara, 2. Düşkünlere, 3. Zekât toplayan memurlara, 4. Gönülleri İslâm’a ısındırılması düşünülen kimselere, 5. Esirlik ve kölelikten kurtulmak isteyen esirlere ve kölelere, 6. Borcuna karşılık malı olmayan borçlulara, 7. Allah yolunda çalışanlara(cihd edenlere), 8. Parasız kalmış yolculara verilir.
KUR’AN’IN MUHTEVASI
Kur’ân, tüm kâinattan bahseder. Bu itibarla Kur’ân’ın mevzuuna göre tarifi şöyledir: Kur’ân, kâinatın geçmişini, şimdiki halini ve geleceğini anlatan bir kitaptır.